23 Ağustos 2017 Çarşamba

Aşkın Açlığı

         Onu neden bu kadar sevdiğimi soruyorlar. 
Günün birinde anneme kızıp saatlerce aç oturduğumu ve önüme bir şey koymayı bırak gelip bana bakmadığını hatırlıyorum. Saatlerce öyle oturup ağlamıştım. Gece olunca sonra o uyumuştu. Ben ağlamaya devam etmiştim. Karnım çok acıkmıştı. Sabah olduğunda herkes her şeyi unutmuştu ama ben unutmamıştım. Annem kötü bir kadın değildir. Hatta kötü bir anne olduğunu söylersem de hakkını yemiş olurum. Ama sevgi gösterebilen bir kadın değildir. Yemek ye der ama hazırlamaz mesela. İlaç iç der ilacı içirmez sonra içmediğine milyon tane laf saydırır.
Başka bir gün de bir sebepten her şeyi yiyemediğim zamanda ve çok karışık yoğun bir günde o benim karnımı doyurmak için elinden geleni yapmıştı. Yok gerek yok demiştim önce işleri halledelim sonra yemek bakarız hem sen yemezsin şimdi. Kafamı ellerinin arasına almıştı. Gözlerimin içine bakıp ''senin açlığın benim için şu an en önemli şey'' demişti. Ve beni doyurana kadar da sahiden başka hiçbir şeyle ilgilenmemişti. 
Şimdi siz söyleyin. Önemli olan açlık mı? o hep söyler ''ben seni senden daha çok düşünürüm''. Hatta o beni herkesten çok düşünür. 
Bana sorarsanız sevginin sebebi olmaz. Bunlar onu bana sevdiren şeyler değil. Bunlar onu sevmemle gurur duyduran şeyler. Bunlar bana ''iyi ki'' dedirten şeyler. 
Boşuna aşkımızdan ölmüyoruz yani. Boşuna kalp atışımız değişmiyor, bazı geceler boşuna uykusuz kalmıyoruz. Boşuna biz demiyoruz yani. Bu satırlar boşuna yazılmıyor. Ben boşuna aşık olmadım.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder